Profesyonel modellik hayatlarına çoktan veda etmiş olsalar da, onlar hala uluslararası moda dünyasının ikon isimleri.
Ne yaptıkları, nasıl yaşadıkları her zaman mercek altında. Kariyerleri boyunca iş gereği dünyanın pek çok ülkesini ziyaret eden Cindy Crawford, Claudia Schiffer, Helena Christensen ve Christy Turlington’ın gerek ailece gerek solo olarak çıktıkları tatiller ve tatil sırasında çektikleri fotoğraflar, seyahat planları yapanlara ilham vermeye devam ediyor. Ben de bu efsane isimlerin favori destinasyonlarını sizlerle paylaşmak istedim.
Christy Turlington, doğduğundan beri seyahat eden şanslı kişilerden… Mesleğe veda ettikten sonra Manhattan’a yerleşen ünlü modelin anne-babası Pan American hayayollarında çalıştığından, kendini bildi bileli seyahat halinde olduğunu söylüyor. Vogue dergisinin sorularını yanıtlayan Christy Turlington’ın en sevdiği destinasyon, Tanzanya. Doğu Afrika’nın bu büyülü ülkesine ilk kez 1990 yılında gitmiş; doğallığına, insanlarına ve zengin yaban hayatına aşık olmuş. Birkaç yıl sonra tekrar ziyaret ederek Kilimanjaro’ya tırmanmış. Turlington, temsilcisi olduğu Every Mother Counts Vakfı için koşulara katılmak üzere hala sık sık Tanzanya’ya gidiyor ve orada imkansızlıklar içinde yaşayan annelere destek veriyor (Fotoğraflar: Every Mother Counts)
Cindy Crawford, meslek hayatı boyunca sayısız ülkeyi ziyaret eden ikon modellerden bir diğeri. Kaliforniya’da yaşayan Crawford, eşi ve iki çocuğuyla renkli seyahatler yapıyor. dfs.com’a konuyla ilgili verdiği röportajda; Bora Bora’da saatlerce sudan çıkmadığını, Himalayalar’a bayıldığını, alışveriş ve gastronomi denince Paris’i tek geçeceğini, ailece en sık sehayat ettikleri destinasyonların başında Miami’nin geldiğini söylüyor. En çok görmek istediği ülke ise Fas…
Cindy Crawford, ilk fırsatta ailesiyle birlikte Fas’a seyahat etmek istediğini söylüyor, Peru’ya hayran kalan Helena Christensen ise doğduğu Kopenhag’dan asla vazgeçemiyor.
Helena Christinsen, tam bir seyahat tutkunu. Fotoğraf çekmeyi de çok seven ünlü model, Robb Report dergisine verdiği bir röportajda, Venedik’te kendini çok mutlu hissettiğini söylüyor. The Gritti Palace, en sık kaldığı Venedik oteli. Bir dönem annesiyle beraber annesinin doğum yeri olan Peru’ya giden Christensen, Tambo del Inka’nın büyüsünü hala unutamamış. Paris seyahatlerinde Oscar Wilde’ın hayatını kaybettiği tarihi L’Hotel’de kalmayı sevdiğini söyleyen ünlü model için Fas hala çok gizemli, Cusco’da fotoğraf makinesini elinden düşürmüyor, Viyana’da kaldırım taşlarına ve heykellere bayılıyor. Ve tabii doğup büyüdüğü Kopenhag, onun için dünyanın en güzel şehirlerinden biri…
Claudia Schiffer; AnOther adlı web sitesine verdiği röportajda, dünyada en sevdiği şehrin Londra olduğunu söylüyor. Eşiyle tanışıp aşık olduğu, çocuklarını dünyaya getirdiği yer olarak Londra onun hayatında özel bir yere sahip. Nobu, Locanda Locatelli, Cecconi’s ve La Petite Maison, Londra’da en sık gittiği restoranlar. Favori destinasyonları ise Seyşeller’deki North Island -burası aynı zamanda Prens William ve eşi Kate’in balayı adası-, Almanya’da, Bavyera Alpleri’ndeki ünlü wellness oteli Hotel Schloss Elmau ve İtalya’nın Amalfi kıyıları… Ama tabii seyahat etmeyi ne kadar severse sevsin, en keyif aldığı yer ailesiyle yaşadığı Tudor’daki bu tarihi malikane.. Ünlü modelin Architectural Digest dergisine evinde verdiği pozlar hala hafızalarda… (Fotoğraf: Architectural Digest)
